Her şeyde olduğu gibi dilde de sürekli bir değişim, hatta dönüşüm söz konusu. Dilde kullanılan sesler, ekler değişiyor; sözcükler biçim ve anlam bakımından dönüşüm geçiriyor. Hayattaki gelişmelere koşut olarak bazı kelimelerin kullanım alanı daralıp sıklığı azalırken, bazıları tamamen unutuluyor.
Bugün köşemizi bu kelimelere ve kelime gruplarına ayırdım. Eski metinlerde, sözlüklerde saklı kalan, günlük hayatta nadiren kullandığımız sözlere… Bir nevi antikacılık yapacağız anlayacağınız. Kimileri “fosil” sayılabilecek bu tabirlerin yerini başka hiçbir sözün tutmadığını göreceksiniz. Lafı fazla uzatmadan listemize geçelim:
istemezük: Bugünkü Türkçede “istemeyiz” olarak çekimlenen fiil Osmanlı döneminde yenilik ve gelişmelere direnen kitlelerin sloganı olmuş. Daha çok politik nutuklarda eleştirel bir tonla kullanılıyor.
ne idiği belirsiz: TDK Sözlük böyle yazsa da “Ne idüğü belirsiz” şekli bence daha hoş. “Ne olduğu, soyu sopu belirsiz” anlamında bir sıfat.
namıdiğer: Her ikisi de Farsça olan iki kelimeden oluşan bu söz “diğer bir deyişle, öteki adı ile” anlamlarında. Namıdiger telaffuzu daha tumturaklı. İngilizce A.K.A “also known as” kısaltması yokken bunu kullanıyorduk.
esbabımucibe: Gerekçe. Daha çok kinayeli ifadelerde karşımıza çıkıyor.
namütenahi: Farsça yokluk eki +na ile Arapça mütenahi kelimesinden mürekkep namütenahi “Sonsuz, ucu bucağı olmayan” anlamına gelen şairane bir ifade. Tek kelimelik dua sanki.
ilanihaye: Sonsuza kadar, sonsuz.
hüdayinabit: “Kendiliğinden biten” karşılığı da verilebilir ama kelimesi kelimesine “Tanrı tarafından bitirilen, yetiştirilen” demek.
hissiselim: Sağduyu.
hissikablelvuku: Önsezi.
şüyuu vukuundan beter: Üzerine konuşulması gerçekleşmesinden vahim olay ya da durumlar için kullanılıyor. Başka da nasıl ifade edilir bilmiyorum.
lalettayin: Herhangi bir, sıradan.
laubali: O kadar eskimedi bu kelime, hâlâ kullanılıyor. “Saygısız, aşırı samimi, teklifsiz”.
lakayıt: Bu da yavaş yavaş terk edilmekte olan kelimelerden. “İlgisiz” anlamına geliyor.
kazai: Japon markası gibi duran bu kelime aslında bir hukuk terimi. Kadı ve kazasker ile alakalı.
cürmümeşhut: “Şahit olunan cürüm” motamot çevirisi, suçüstü tek kelimeyle karşılığı.
keenlemyekün: Yok hükmünde, sanki hiç olmamış gibi.
layetezelzel: Zelzele kökünden türetilen kelime “sarsılmaz” anlamında.
hilkat garibesi: Tuhaf yaradılışlı. Bedeninde doğuştan gelen gariplikler bulunan kimse. İngilizcesi freak.
dest-i izdivaç: Evlenme, evlenme müsaadesi.
sittinsene: Kelime anlamı altmış sene. Mecazen bir ömür.
tevellüt: Doğum, doğum tarihi. Kelimenin velet, valide, mevlit gibi türevleri var.
tekaüt: Kelime anlamı oturma. Kazandığı anlam emekliye ayrılma.
Görüldüğü üzere yerine öz Türkçe karşılıklar bulmuş olsak da bazı sözcük ve tabirlerden vazgeçemiyoruz. Acaba gelecek nesillere biz neler bırakacağız?