İnsan faaliyetleri sonucunda küresel ısınmayla bozulan dünyanın dengesinden tüm canlılar olumsuz etkilenmektedir. Depremler, tsunamiler, kuraklık, seller, orman yangınları, çığ ve heyelan gibi doğal afetler her yıl binlerce kişinin hayatını kaybetmesine neden olmaktadır. 2023 yılında dünyadaki topluluklar 400 kayda alınan felaket yaşadı. Küresel iklim felaketlerinin gezegene verdiği zararın ekonomik maliyeti ise her geçen yıl artış göstermektedir. Ancak küresel iklim felaketlerine karşı gerekli tedbirler bu kayıpları azaltacak yeterlilikte değil. Doğal afet risklerini azaltmak, insan yaşamını korumak ve dayanıklılığı artırmak için daha iyi afet hazırlığı ve planlamaya ihtiyaç var.
2024 yılının ilk çeyreğinde küresel profesyonel hizmetler firması AON’un yeni çalışmasına göre; Küresel Doğal Afetler Raporu’na göre meydana gelen önemli afetler nedeniyle toplam ekonomik kayıplar 45 milyar doların üzerine çıktı. Buna karşın bu rakam 21. yüzyılın ilk çeyrek ortalaması olan 59 milyar dolarlık ve 2023 yılının ilk çeyreğindeki 149 milyar dolarlık kayıplardan daha düşük gerçekleşti. Rapor, doğal afetlerin artan sıklık ve şiddetinin küresel çapta neden olduğu ekonomik kayıpları ortaya koyuyor. Bu veriler, ülkelerin doğal afet risklerini ölçmesine, nitelendirmesine ve dayanıklılığı nasıl artırabileceğini değerlendirmesine yardımcı olacaktır.
Raporun verilerine göre; Doğal afetler sonucu dünya genelinde 1.500’den fazla kişi hayatını kaybetti. En ölümcül olay 245 kişinin öldüğü Noto Depremi olurken bunu ocak ayında Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nde 240 kişinin ölümüne neden olan seller ve şubat ayında Şili’de 131 kişinin ölümüne neden olan orman yangınları izledi. Ayrıca bu yılın Ocak ayının ortalarında, ölümcül kış şartları ve 48 eyaletin çoğunda görülen soğuk hava olayları ABD’de 70’ten fazla kişinin ölümüne neden oldu. Bu da 21. yüzyılda ABD’de yaşanan en ölümcül kış mevsimlerinden biri olarak kayıtlara geçti.
2024 yılının ilk çeyreğinde sekizi ABD’de, ikisi Güney Amerika’da ve ikisi Asya’da olmak üzere bir milyar doların üzerinde etki yaratan doğal afet sayısı 12 olarak kayıtlara geçti. İlk çeyreğin en maliyetli doğal afeti, 1 Ocak’ta Japonya’yı vuran ve tahminlere göre 17 milyar doların üzerinde zarara yol açan Noto Depremi oldu. Bu depremi Mart ayı ortasında ABD’nin bazı bölgelerini etkileyen şiddetli konvektif fırtınalar takip etti. Amerika kıtasındaki kayıplar da ortalamaya yakın seyretti ve bölgedeki en büyük kayıplar Brezilya’da devam eden kuraklıktan kaynaklandı. Şubat ayı başlarında ağırlıklı olarak Çin’i etkileyen şiddetli kış koşulları da en maliyetli doğal afetler arasında yer aldı. Bölgelere göre bakıldığında ise Asya-Pasifik bölgesi, büyük ölçüde Noto Depreminden de kaynaklanan toplam 20 milyar dolarlık zararla küresel ekonomik kayıpların en büyük bölümünü oluşturdu. Türkiye ve Suriye’deki yıkıcı depremlerin olağanüstü kayıplara yol açtığı bir önceki yılın aksine, EMEA bölgesinde (Avrupa, Orta Doğu ve Afrika) ise 2024 yılının ilk çeyreğinde yaklaşık iki milyar dolarlık ekonomik kayıp meydana geldi.
2024’ün ilk çeyreğinde doğal afetlerden kaynaklanan küresel sigorta kayıplarının en az 17 milyar dolara ulaşacağı tahmin ediliyor. Bu rakam 2000 yılından bu yana 16 milyar dolar olan ortalamanın biraz üzerindedir. ABD’deki şiddetli konvektif fırtınalar ve kış şartları ilk çeyrekte küresel sigortalı hasarların çoğunu oluşturdu. Japonya’daki Noto Depreminden kaynaklanan toplam kaybın ise henüz başlangıç aşamasında olsa da 1 milyar doları aşabileceği belirtiliyor.
Raporun bulgularını değerlendiren AON Türkiye Eş CEO’su Ferhan Özay, “Küresel çapta sigorta hasarlarının en az 17 milyar dolara ulaşmasını beklediğimiz bir çeyrek dönem oldu. Bu dönemde, toplam varlıkların sigorta ile korunmayan bölümü yaklaşık toplam hasarın % 64’ü seviyesinde. Şiddetli konvektif fırtınalar özellikle ABD’de daha fazla sigorta kapsamına alındığından afetlerden kaynaklı sigortalı hasarları da arttı. Öte yandan okyanus sıcaklıklarındaki aşırı anomalilerin devam etmesi ve yılın ilerleyen dönemlerinde gelişmesi beklenen La Niña nedeniyle ortaya çıkabilecek yeni afetler bu hasarları daha da artırma potansiyeli taşıyor” açıklamasında bulundu.
Dünya, iklim değişikliğinin artan etkileriyle giderek daha değişken hava koşullarına maruz kalmaktadır. Aşırı sıcaklıklar, yağış ve sel, kuraklık ve orman yangınları, hızla yoğunlaşan tropik siklonlar ve şiddetli fırtınalar her geçen yıl daha şiddetli yaşanmaktadır. Küresel çevre felaketlerindeki bu artış ekonomik maliyetlerde de artışa neden olmaktadır. Bu nedenle hükümetler küresel afet risklerini yönlendirmek ve etkilerini en aza indirmek için sürdürülebilirlik ve azaltma çalışmalarını hızlandırmalı ve gerekli önlemleri almalıdır. Afet riskinin giderek arttığını ve her zaman olacağını kabul ederek afet kayıplarının önüne geçmek için hazırlık yapılmalıdır.
Bizi aydınlattıgıniz icin cok tesekkur ederiz Sibel hanım sizin gibi etraflı bakan bilgili insanlarin olması umut verici