Geçtiğimiz hafta AK Parti Olağan Genel Kurul Toplantısı Ankara’da yapıldı.
Recep Tayyip Erdoğan, oy kullanan delegelerin tamamından oy alarak yeniden AK Parti Genel Başkanlığı’na seçildi.
Tek aday ve eklenen bir sonuç.
Gözler, Merkez Karar Yürütme Kurulu’nda yer alacak isimlerin kimler olacağına çevrilmişti.
Merkez Disiplin Kurulu, Parti İçi Demokrasi Hakem Kurulu ve Siyasi Erdem ve Etik Kurulu’nda kimler görev alacaktı?
AK Parti Kayseri İl Başkanı Fatih Üzüm ve diğer delegeler bu konuda son derece umutsuzdular. Olağanüstü kongre öncesi ağızlarını bıçak açmadı. Kongreye ilişkin tek açıklama bile yapmadılar. Fatih Üzüm, yeni başkan olarak ara sıra, “Türkiye Yüzyılı” gibi sözler kullansa da, kongre ile ilgili gelebilecek soruları tahmin ettiği için, o dallara hiç basmadı. Bu kurullarda görev alacak Kayseri’den kimse yokmuş gibi, sessizlik içinde sadece oy kullanabilmek kongreye gittiler. Ayrıca, gidip-gelme ve konuklama dışında bir hazırlık yaptıklarını da sanmıyorum. Zira, bu hazırlıklarda genel merkez tarafından yapılmış, kendilerine daha önceden iletilmişti. Bir ara, İsmail Tamer’in ismi konuşulsa da, sonuca gitmeyeceği anlaşılınca unutulup gitti.
AK Parti Kayseri Teşkilatı, son yılların en zayıf kadrolarını kurdu. Genel merkez üzerinde ne kadar etkileri var, henüz belli değil. Şu anda, sessiz ve sakin bir bekleyiş içinde yerel seçim hazırlığı yapıyorlar. Üst kademelerde görev almak, yeni görevler üstlenmek gibi bir dertleri yokmuş gibiler. Bunun yanında, milletvekili kadrosu da şu ana kadar herhangi bir sorunla ilgili bir çalışmaları olup olmadığını göremedik. Dikkat çeken bir hareket gerçekleştiremediler. Şaban Çopuroğlu ve Murat Cahit Cıngı’nın ismini duyuyoruz, ya diğerleri?
Bu kadro ile Kayseri’nin işi biraz zor gibi..
……………………….
Mustafa Elitaş’ın bir süre önce Gazeteci Canan Bayram ile yaptığı söyleşi çok önemliydi. İçerisinde, son derece önemli mesajlar vardı.
“Sayın Cumhurbaşkanımız, hangi görevi verirse, en iyi şekilde yerine getirmek için hazırım” diyordu. Canan Bayram, daha çok yerel seçimleri kastederek sorular sormuş, Elitaş bu sorulara daha çok genel bir değerlendirme yaparak cevaplar vermişti. Bu söyleşi, Elitaş’ın parti içinde önemli görevler üstleneceği yolunda dikkat çeken mesajlar içeriyordu.
Milletvekili Genel Seçimleri öncesi, TBMM’nde sayın Elitaş ile sohbet ediyoruz.
Ne düşündüğünü sorduğumda, yine aynı cevapları vermişti. Ama, dikkat çeken bir cümle kullanmıştı.
“Sayın Cumhurbaşkanımız ile en yakın çalışan milletvekillerinden birisiyim. AK Parti Gurup Başkan Vekili olarak sayın Cumhurbaşkanımızı en iyi şekilde temsil etmek için var gücümle çalışıyorum. Günde, en az 5-6 kez görüşme yapabilen ve düşüncelerini karşılıklı olarak paylaşan, tartışan birkaç milletvekilinden birisiyim. Bu birlikteliğin önümüzdeki dönemlerde de devam etmesini isterim” demişti.
Evet, bu birliktelik bugün devam ediyor.
Elitaş, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın partide ki, iki vekilinden birisi.
Tekrar tanımlarsak, bir anlamda AK Parti Genel Başkanı..
Bu görev, Kayseri için çok önemli.
……………….
Kayseri’de, gözler hep Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki’ye çevriliyor. Bu Genel kurul Toplantısı öncesinde de yine gözler Özhaseki’nin üzerinde kaldı. Bu Özhaseki’yi ağır bir yük altında bırakıyor. Bu yüzden çok çok eleştiri aldığı zamanlarda oluyor. Yük ve sorumluluk Özhaseki’nin omuzlarına binince, haksız eleştirilen muhatabı oluyor. Diğer milletvekilleri bir kenara çekilip oturunca, rahatlık içinde keyif sürüyorlar. Bütün yük, Özhaseki ve bundan böyle Elitaş’ın sırtında olacak.
Özhaseki, kongre öncesi Merkez Karar Yürütme Kurulu’nda görev yapan tek Kayserili idi. Bakanlığı yanında, AK Parti Yerel Yönetimlerden Sorumlu Başkan yardımcısı olarak partide önemli görevler üstlenmişti.
Kayserililer, Mehmet Özhaseki’nin bu görevini sürdürmesini, yeniden Merkez Karar Yürütme Kurulu’na seçilmesine kesin gözüyle bakarken, farklı bir tablo ortaya çıktı.
75 kişilik Merkez Karar Yürütme Kurulu’nda son başbakan Binali Yıldırım, Metin Külünk, İçişleri eski Bakanı Süleyman Soylu, Nurettin Canikli, AK Parti Grup Başkan Vekili Özlem Zengin, zaman zaman yaptığı sert çıkışlarla parti içinde muhalefet sesleri çıkaran Gazeteci Şamil Tayyar, TBMM Eski Başkanı Mustafa Şentop ve halen Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki listelerde kendilerine yer bulamadı, 75 kişilik listede bulunan 47 kişi lMKYK’dan çıkarıldı.
Cumhurbaşkanı ve Ak Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, biraz da muhalefeti hedef alarak, “Biz, değişimi kendi içimizde yaptık. Türkiye Yüzyılı için yapacak çok işimiz var. Onlar, değişim için kendi aralarında kavga etmeye devam etsinler” dese de, Ak Parti‘nin önemli isimlerinin listede yer alamayışı, dışarı yansımamış olsa da, rahatsızlık yaratmış olmalı. Şamil Tayyar’ın, sosyal medya hesaplarından “AK Parti” logosunu kaldırıp, “Gazeteci” kimliğini kaydetmesi dışarıya yansıyan ilk açık tepkidir.
Ve, Ak Parti Sözcüsü Ömer Çelik, gazetecilerin karşısına geçip, Merkez Karar ve Yürütme Kurulu’nu açıklıyor.
Genel Başkan Vekillerimiz Efgan Ala ve Mustafa Elitaş…
Dikkat ediniz, “Genel Başkan Yardımcısı” değil, “Genel Başkan Vekili”
Kayseri, ilk anda şokta..
Seçimlerden bu yana Ankara’da sessizce çalışan Mustafa Elitaş, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı, partinin iki önemli isminden birisi.
Daha açıkçası, bir anlamda AK Parti Genel Başkanı..
Yerel yönetimlerden sorumlu, sosyal politikalardan sorumlu, medyadan sorumlu gibi, Merkez Karar ve Yürütme Kurulu’nda onlarca genel başkan yardımcısı var.
Mustaa Elitaş’ın geldiği bu makam, bu görev AK Parti Kayseri tarihinde, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’den sonra bir siyasetçinin gelebildiği en üst makamdır.
Genel Başkan adına her türlü yetkiyi kullanacak, Ak Parti Politikalarına yön verecek, Genel başkan Yardımcılarına talimat verebilecek, Erdoğan’ın bulunmadığı anlarda “Genel Başkan” sıfatı ile karar verecek, kararlara imza atacak iki isimden birisi Mustafa Elitaş.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, cumhurbaşkanlığı görevi yanında Genel Başkanlık görevini birlikte yürütmesinin zorlukları ortadadır. Muhtemelen bütün yetki ve sorumluluklar bu iki isimde Efgan Ala ve Mustafa Elitaş’ta olacaktır.
Elitaş’ın bilgi birikimi, siyasi tecrübesi, bakanlık görevi, gurup başkan vekilliği, parti içi sorunlara hakimiyeti, yasa hazırlama ve yasaların meclisten geçirilmesi, savunulması gibi konulardaki deneyimi göz önüne alınırsa, bu görevi yürütecek birkaç isimden birisi olduğu görülecektir.
Bu özellikleri ile, Mustafa Elitaş öne çıkacak, AK Parti 1. Genel Başkan Vekili olarak hep önde olacaktır. Ayrıca, Efgan Ala gibi uyumlu bir isimle birlikte çalışıyor olması, Elitaş’ı daha da güçlendirecek ve yönetimde etkin kılacaktır.
………………
Ak Parti Genel Başkan Vekili Mustafa Elitaş, listelerin belli olması ve görev dağılımının açıklanmasının ardından yakın dostları ile konuşurken, 31 Mart’ta yapılacak olan yerel seçimlere dikkat çekti ve “AK Parti bir kere daha hem istikrarın adresi olduğunu, hem de değişimin adresi olduğunu net bir şekilde göstermiş oldu. Bu kongreyle birlikte artık tamamen yerel seçimlere doğru partimiz bütün birimleriyle çalışmalarını sürdürecek. Genel başkanımızın MKYK'mıza ilk olarak verdiği görev ve altını çizdiği husus, Türkiye'yi bizde olmayan, belediyecilik hizmeti alamayan yerlerle, daha güçlü bir belediyecilik hizmetiyle buluşturmak üzere çalışmalara başlamak olmuştur" ifadelerini kullandı.
Peki, Mustafa Elitaş’ın Genel Başkan Vekilliği’ne getirilmesi Kayseri’de nasıl karşılandı.
Çoğu çevrelerde, çok olumlu ve çok yerinde, sevinçle karşılandı.
Ak Parti Kayseri Teşkilatı’nın yapısını iyi bilenler, işi “Özhaseki- Elitaş Rekabeti”ne çekmeye çalıştılar,
Kimi de, “Kayseri’de dengeler sağlandı” gibi görüş bildirdiler.
Oysa, hiç birisi de değildi.
Uzun yıllar aynı çatı altında görev yapan Özhaseki ve Elitaş arasında, açık ve gözle görülebilir bir rekabet asla yaşanmamıştı. Kamuoyu’na hep, yaşanan bir rekabet varmış gibi gösterilmeye çalışılmıştır.
Kayserili, böyle düşünceler üreterek, yer kapmayı güçlü gördüğü tarafta yer bulmayı çok sever. Aynı şekilde, suni olarak üretilen böylesi bir rekabet yaratmaya çalışanlar, parti içinde bir yer bulma mücadelesi veren isimlerdir.
Bu isimleri Özhaseki’de, Elitaş’ta çok iyi bilmekte ve hiçbir zaman bu tür söylemlere itibar etmemişlerdir.
“Denge” görüşünü savunanlarda yanılmaktadır.
Ak Parti’de her zaman milletvekilleri, belediye Başkanları önde olmuştur. Birbirlerinin önüne geçmek gibi bir yarış içinde oldukları görülmemiştir.
“Dengeler” denilirken, özellikle Özhaseki’nin parti çevrelerine daha hakim ve etkin olduğundan söz edilmektedir. Tabii ki, Özhaseki, Melikgazi’den başlayarak, Büyükşehir, milletvekilliği ve bakanlık gibi görevleri nedeniyle, il teşkilatı ve diğer kurumlarla daha yakın olmuş, bir araya gelmiş ve Kayseri’yi daha sık ziyaret etmiştir.
Bu, parti içinde bir dengesizlik anlamına gelmez. Parti görevleri nedeniyle farklı alanlarda çalışan Mustafa Elitaş’ın, gurup başkan vekilliği yaptığı günlerde, TBMM çalışmalarının yoğun olduğu dönemlerde Kayseri’ye gelip gitmemesi, iki isim arasında bir rekabet varmış gibi gösterilmesi doğru değildir.