Evet, yeni ama kıdemli bakanımız Sn. Mehmet Şimşek ve onun getirdiği yeni ekonomi yönetimi bir şeyler yapmalı, fiyat artışını dizginlemeli, azaltmalı ve bu bağlamda enflasyonu düşürmeli. Ancak bunu yaparken, yaptıklarının nerelere zarar vereceğini de hesaplamalı. Evet, sıkı para politikası, daralma olacak dediler ve bunda da başarı emareleri 3 harfli market satışlarında ciroların yüzde 12 düştüğünü biliyoruz. Ancak kredi alıp yatırım yapıp büyüyecek olanların kredilerin daralması yüzünden finansman bulamadıkları ve yeni yatırım veya ek tesisler yapamadıkları için üretimin artırılamayacağı anlaşılmıyor. Zaten perakende piyasanın yüzde 85’ine hitap eden 3 harfli market ve onların 3 rakibi ki bunlar arasında Tarım Kredi market de var bunların ciroları Eylül ayına göre en az Aralık verilerine göre %10-12 azalmış. Bu ay asgari ücret bu rakamı 1-2 puan aşağıya çekeceğinden şimdilik piyasada ürün fazlası var diyebiliriz.
Merkez Bankası, bankalara büyüme sınırını tekrar düşürünce bankalar para satarak büyürdü. Ama şimdi bankaların büyümesini %4’ten önce %3’e, şimdi de %1,5’a düşürmek kime fayda sağlayacak? Bunu anlatsalar da bilmediklerimizide öğrensek. Diyeceksiniz ki bireysel krediler arttı, ama bu kredi cinsi daha kârlı olduğundan bankalar imkânlarını o yönde krediye kaydırdılardı. Ey yetkililer, fiyatlar üretimi artırmakla, yani bol üretimle düşer. Fiyatlar düşünce de enflasyon düşer diye biliyorum, yanlışsa doğrusunu tekzip olarak yollayın da yayınlayalım ve sonucunda da haddimizi bilelim.
Zaten daralmanın en önemli argümanları arasında banka kredilerinin kısıtlanması, kamuda lafta değil icraatta tasarruf ki bunda da dağ fare doğurdu ve beklenenin olmayacağı görüldü. Kamu ödemelerinin geciktirilmesi daralma espirisinden. Kamu ödemeleri geciktirerek piyasayı dengelenir ama bu kamuda tasarruf sağlamaz. MB daralma uygulamalarında, yatırım olacaksa kredi vermeyi kolaylaştırmalı, sübvanseye gidecek yollara yönelmeli. Yani finansmanı kolay ve ucuz ulaştırma yolu bulmalılar. En önemli tasarruf ise kamuda olmalı ve 11,1 trilyon TL’lik bütçede 100 milyarlık tasarrufu ben utanır açıklamazdım çünkü elde ki fazlalıkları satacağına havanda su dövmeye yönelmişler.
Cumhurbaşkanını yanıltma veya hükümeti başarısız etmede oynanan oyunu görememenin adını burada yazmak bana yakışmaz. Benim ödül alan Turizme Dayalı Ekonomi Modeli-TUDEM ile sürdürülebilir bir ekonomi ve sürdürülebilir bir turizm ile başlangıçta taksitle 2 yılda 72 milyar avro para bulup, bu parayı ekonominin çarklarına girdirdikten 6-10 yıl sonra %4-5 faizi ile geri vererek her yıl turizm geliri olarak 30 milyar avro düzenli gelir getirecek sistemi uygulamayıp, şu an Carry Trade ve Swap piyasalarına döviz bazında %20-25 civarında faizle para bulmayı övünç kaynağı yapan ekonomi yönetiminin tümünü sinemaya ısmarlamasam da, global oyun ile artık hükümetin fişinin çekildiği anlaşılıyor. TUDEM her yıl 30 milyar avro küçük esnafa 12 yılda 360 milyar, 24 yılda 720 milyar avro girdirerek Keynes’in çarpan çoğalan etkisi ile 12 yılda 1 trilyon avro vergi geliri oluşturur.
Savunma sanayimizi globallerin, hain emperyalistlerin gözünden nasıl kaçırdıysak TUDEM’i de aynı şekilde devreye girdirip ülkemizin cari açık ve finansman sorununu sonlandırabiliriz. Bunu CB’mızın gözünden kaçırmak ve sonucunda bu aymazlığı neye yorumlamak gerek, bunu size bırakıyorum. Sn. CB’mız da zorda kaldığı ve Mehmet Şimşek’in görevini tam yaptığı için ona plaket vererek yıldız kayması olarak hafızamızda kalacağına iddiaya girerim. Hükümet gidiyor diye bazı bürokratların ve partililerin vurgunları 5 katına çıkartma dedikodularına bazılarını avantadan el çektirerek bunlara korku vermek gerektiğini de buradan yazmalıyım ki vebalde kalmayayım. Oysa çok ucuz ve çok verimli "2 Yemin 5 Büyük Mucizesi" ve piyasaları kaynak yönü ile regüle ederek güven verecek olan TUDEM’in sinerjisinden faydalanmak şart. Yazılarımı okumayın ve okursanız da yapmayın, ey üç maymunun globallerin bürokratları. Siz zaten millî olsaydınız, 15 yıldır ulusal yayında bunları yazmıştım ve belki yapardınız.